Odanın ışığını kapalı unutmuşum yine, aydınlık ellerinde.(1) Üstün insan olmaya çalışmayı bırakalı çok oldu. (2)Korkmuyorum artık bir şeyleri unutmaktan veya unutulmaktan.(3) Hem adım da Üstün değil zira, çocuğumun adı da üstün olmayacak.(4) Müstahak görmek birilerine bir şeyleri bana yakışmaz zaten.(5) İnsan bazı şeyleri müstahak görür, bazı şeyleri kendine hak görür, bazı şeyleriyse hey hak görür ama anlamaz.(6) Hak sözcüğüyle ilk kez Mehmet Akif tanıştırdı beni ki O da her şeyi görürmüş öyle diyorlar.(7) Işığı kapalı unutmuşum odada yaşarken kendi başıma.(8) Gölgeler görüyorum odanın içinde.(9) Karanlıkta gölge nasıl görülür diye sorarsanız, gerçi soran olmaz gereksiz oldu bu cümle.(10) Karanlık bir kafanın içinde düşünceler duyguların gölgesidir aslında.(11) Onlardan daha karanlık, daha boş ama daha ilgi çekicidir.(12) Onun adı Armağan’dı, kendi içimde onu hediyeden sayardım ben,(13) ama daha önce hediye vermemiş bir sevgilin hediye alması zordur biraz, bilhassa erkekse.(14) Çok karanlık oldu artık içim bunalıyor.(15) Yalnızlık sıkıcıdır eğer “İstemeden oldu” demez ise birileri.(16) Ki sesler aslında yalnız değildir ama yalnızlık büyün seslerin niteliğini değiştirir.(17) Nitelik kelimesiyle de Türkçe dersinin Sıfatlar ünitesinde tanışmıştım ilk defa.(18) Tanışmak zaten ilk defa olur demeyin, zaten kimse demez, gereksiz oldu bu cümle.(19) Karanlıkta kalmayı yeğlerim aydınlatan senin gözlerin olmadıkça(21) gibisinden romantik bir söz de yazabilirdim buraya ama odamın karanlığını bir arabanın farları bozdu tam şu anda.(22) Sessizliği de bozdu hani şu yalnızlık tarafından zaten bozulmuş sesleri arabanın sesi.(23) Gürültüyü sevmem der her insan ama insan gürültü yapmadan alkışlayamaz kendini bile.(24) Alkışlamak hiçbir zaman bir desteklemek türü olmamıştır bana göre.(25) Altında bir eleştirir sezerim her zaman.(26) Aslında ayakta alkışlayacaksa alkışlayabilirsin, ama ne olur gürültü yapma.(27) “Bu gün kaderimizin efendisi olduğumuza,(28) bize verilen görevin gücümüzü aşmadığına ve onun ıstırap ve zahmetlerinin benim dayanıklılığımın ötesinde olmadığına eminim.(29) Kendi nedenimize inandığımız ve kazanmak için yenilmez bir iradeye sahip olduğumuz sürece zafer bize uzak olmayacaktır(30)” demiş Winston Churchill.(31) İyi güzel demiş de, ilk cümledeki peş peşe gelmiş iki tane “ve“ bağlacı rahatsız ediyor insanı okurken,(32) bir dil bilgisi hatası varmış gibi hissediyorsun.(33) Bir önceki cümledeki tüm terimleri de Türkçe dersinden öğrendim aslında.(34) Ayrıca bu adamın adı ne zaman geçse adamı bir sigara markasının sahibi zannediyorum.(35) Offf güzel şimşekler çakıyor, keşke görebilsem.(36) Bir saniye, belki de yıldırımdı o, nerden anladın diye soracak olursanız,(37) ama zaten kimse sormaz,(38) saçma oldu bu cümle. Birisi ağaçların oraya saklanıyor, nerden bildin diye sorarsanız,(39) (ki soran olur bu soruyu) acele sesli yaprak hışırtıları duyuyorum yavaştan.(40) Gerçi rüzgârdan oluyor da olabilir.(41) Rüzgâr, bir şeyi oradan oraya fırlatan hava şeysidir aslında ama sıcak hava ile soğuk havanın yükselip alçalarak yer değiştirmesi şeklinde de tanımlanabilir.(42) Bu bilgileri nasıl edindiğimi ise size söyleyemem Bezgin Bekir kızar.(43) Bezgin Bekir ile Bezgin Tekir Garfield aslında çok iyi uyuşabilirler birbirleriyle.(44) Bak yine oldu, ne zaman uyuşmak kelimesi aklıma gelse, ”anahtar kilit teoremi” aklımı karıştırmaya başlar.(45) Nasıl olsa daha zamanımız var, hadi size bu teoremi biraz açıklayayım.(46) Açıklamayayım mı? Peki.(47) Hazır uyuşmaktan girmişken ayağımın tabanının uyuşmasını çok seviyorum,(48) hava tabanlı basketbol ayakkabısı giymiş gibi hissediyorum kendimi.(49) Hem uyuşmanın bu kadar çok geçmesi bir yazıda sakıncalı bence,(50) uyuşturucuya ilgi çektiği için RTÜK beni kapatabilir.(51) İyi, tamam kapattım konuyu.(52) İnsanın aşkı iki kez yaşaması kendine ihanet etmesidir bence.(53) Nasıl çaktırmadan değiştirdim ama değil mi konuyu,(54) hepinizin ilgisini çekti.(55) Gürültüsüzce alkışlıyorum kendimi.(56) İnsanın aşkı iki kez yaşaması kendine ihanet etmesidir bence.(57) Nasıl bir sevgiliniz varken diğer sevilinizle öbürküleriyle birlikte o bir sevgiliye ihanet ediyorsanız,(58) bu durumda da iki kez aşk yaşıyorsunuz(59) ve kendinize ihanet ediyorsunuz.(60) “Ama sen odamın hayaletisin; Sessizliğine aşığım...“(61) Hem zaten artık herkes saklanmıştır,(62) 100 ü tamamlamama gerek yok bitirebilirim.(99) Hadi dirseğin iç köşesi kendine iyi bak. (100) Önüm arkam sağım solum sobe, saklanmayan ebe!
Friday, October 13, 2006
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 yorum:
Post a Comment